Radikal prostatektomiden sonra hastaların en sık şikayetlerinin başında penis boyundaki kısalma gelir. Bir çalışmada (*) erkeklerin % 71’inde 0,5 ila 4 cm arasında değişen bir oranda penis boyunda kayıp yaşadığı rapor edilmiştir.
Enjeksiyon tedavisi genellikle oral tedavinin yetersiz kaldığı durumlarda 2. seçenek olarak kullanılır. Bazı çalışmalar enjeksiyonların % 95 başarı oranı elde edebileceğini bildirmekle beraber (*) uzun süreli kullanımda ciddi yan etkileri nedeniyle çok sık kullanımı önerilmemektedir.
Evet olabilir. Halk arasında Mutluluk Çubuğu olarak da adlandırılan penil protezler yüksek başarı oranıyla son basamak ve kalıcı tedavidir. Ayrıca penil protezler sertleşme bozukluğu sorununa doğala en yakın ve kalıcı çözüm sağlarlar.
Prostat cerrahisini takiben sertleşme bozukluğu tedavisi için ilk tedavi seçeneği Fosfodiesteraz-5 inhibitörleri (PDE5I) olarak adlandırılan ereksiyon haplarıdır (*) Bunlar etken madde ve ticari isim olarak Sild*naf*l (V*agra®), V*rden*fil (Lev*tra®) ve T*dal*fil (C*alis®) gibi oral ilaçlardır. Erkeklerin yaklaşık% 70’i ameliyat sonrasında oral ilaç tedavisine cevap verebilmektedir.
Bu ilaçlar etki mekanizması olarak cinsel uyarılma anında penise kan akışını artırmak için tasarlandığından, sağlam sinirlere ve damarlara ihtiyaç duyarlar. Ancak bu kısımlardaki doku bütünlüğü herhangi bir zarar görmüşse bu ilaçların da etkisi çok kısıtlı veya hiç olmayacaktır.
Prostat kanseri teşhisi konulan erkeklerin prostat bezinin cerrahi olarak tamamen çıkarılması yoluyla yapılan tedaviye radikal prostatektomi ameliyatı adı verilir. Bu ameliyatı geçiren erkeklerin çoğunda geçici veya kalıcı sertleşme bozukluğu görülebilmektedir.
Radikal prostatektomi adı verilen işlem prostat ve çevresindeki dokuyu tamamen ortadan kaldıran bir ameliyattır. Bu nedenle hastalarda birçok yan etkileri bulunur. Bunların başında da ereksiyonu sağlayan sinir demetlerine ameliyatla zarar verilebilme ihtimalidir.
Sinirlerin çoğunluğu ameliyatta korunsa bile hastalar arasında geçici veya kalıcı sertleşme bozukluğu çok yaygındır.
Ameliyat sonrası sertleşme bozukluğu hastanın yaşına, anatomisine, kanserin derecesine ve ameliyattan önceki cinsel ilişki sıklığına bağlıdır. Çoğu çalışma, radikal prostatektomi ameliyatı olan erkeklerin % 50 ile % 80’inin ameliyattan sonraki ilk yıl için sertleşme bozukluğuna sahip olduğunu bildirmektedir. Sinir koruyucu cerrahi de bile sertleşme bozukluğunun düzelmesi 12-24 aya kadar sürebilir (*) Bu sürecin sonunda erkeklerin % 40 ile % 80’inde sağlıklı cinsel birleşme için sertleşme fonksiyonları geri döner.
Radikal prostatektomi sonrası diğer cinsel komplikasyonlar arasında en sık görülen yan etkiler kuru orgazm (meni akıntısı olmadan boşalma) ve erkeklerde penis boyunda kısalma sayılabilir.
Prostat problemleri olan erkeklerde sertleşme bozukluğu olması sık rastlanan bir durumdur. Problem ne kadar şiddetli olursa, sertleşme bozukluğu da o kadar şiddetli olur. Bu zorluklar,
* Geceleri çok sık idrara çıkmak
* İdrar akışı olmadığı halde sık ve acilen idrara çıkma ihtiyacı hissetmek veya
* İdrara çıkmakta zorlanmak gibi belirtiler olabilir. Bu semptomlar BPH’ne (iyi huylu prostat büyümesi) bağlı olabilir. Yapılan bilimsel çalışmalar (1,2,3,4) alt üriner sistem semptomları (AÜSS) BPH ve Sertleşme bozukluğu arasında güçlü ve tutarlı bir bağlantı olduğunu göstermiştir.
İyi huylu prostat büyümesi veya prostat kanseri tedavisi için tüm prostat bezinin cerrahi olarak çıkarılması (Radikal Prostatektomi) veya mesane kanserinin tedavisi için mesane ve prostatın cerrahi olarak çıkarılması genellikle penise giden sinirlere ve arterlere zarar verir. Bu durumda erektil disfonksiyona yani erkeklerde sertleşme bozukluğuna neden olur. Sertleşme bozukluğu prostat kanserinin tedavisinde sık olarak kullanılan halk arasında ışın tedavisi olarak bilinen radyasyon tedavisinden de kaynaklanabilir. Ayrıca, prostat kanseri bulunduğu organ olan prostatın dışında diğer organlara yayıldığında (metastaz) başvurulan bir tedavi şekli olan hormon tedavisi de erkeğin cinsel arzusunu ve sertleşme fonksiyonunu azaltır.
– Prostatit olarak da bilinen prostat iltihaplanması: Antibiyotiklerle tedavi edilebilir.
– Benign Prostat Hipertrofisi (BPH) : İyi huylu prostat büyümesi olarak da bilinir. BPH 50 yaşın üzerindeki erkeklerde sıklıkla görülür. Yaşlanma sürecinin doğal bir parçasıdır. BPH üretranın kademeli olarak sıkılmasına ve bazen de idrara çıkılmasını zorlaştırabilir. BPH ile ilişkili semptomlara alt idrar yolu semptomları da denir.
– Prostat Kanseri: Bu yaşlı erkeklerde en sık görülen kanserdir ve dünyada erkeklerin kanserden ölümlerinin Akciğer kanserinden sonra en yüksek ikinci nedenidir.
Prostat, sadece erkeklerde bulunan bir organdır. Kabaca bir ceviz büyüklüğündedir. Mesanenin hemen altında bulunur. Prostat, idrar sırasında idrarı mesaneden dışarıya veya boşalma sırasında meni taşıyan tüp olan üretrayı çevreler. Prostat, boşalma sırasında ortaya çıkan sıvı olan meninin yaklaşık dörtte birini üretir.
Sertleşme bozukluğu halk arasında şeker hastalığı olarak da bilinen diyabetik erkeklerde oldukça yaygın bir sorundur. Diyabeti bulunan kişilerde diyabeti olmayan erkeklere göre 4 kat daha fazla sertleşme bozukluğu görüldüğü çalışmalarla kanıtlanmıştır (*) Sertleşme bozukluğu diyabetli erkeklerde diyabet hastalığı olmayan erkeklere göre 10-15 yıl daha önce ortaya çıkabilir. Bu tip diyabetli hastalarda sertleşme bozukluğunun şiddeti hastanın yaşı arttıkça tedavi ile kontrol altına alınmazsa daha da artar. Diyabetin uygun tedavisi ile diyabetik erkeklerin sertleşme bozukluğundan etkilenme şansının azaldığı, ancak tamamen ortadan kalkmadığı bilimsel bir gerçektir.
Piyasada hap olarak bulunan ağızdan alınan sertleşme bozukluğu ilaçları diyabetli erkekler için işe yaramayabilir. Bu tip hastalar daha çok penil enjeksiyonlara veya penil implant (Mutluluk Çubuğu) ameliyatına ihtiyaç duyabilirler. Sertleşme bozukluğu diyabetik erkeklerde tanı koyulmamış kardiyovasküler (Kalp ve Damar) hastalıklarının da bir göstergesi olabilir.
Danışma hattından profesyonel destek almak ister misiniz?
Bu web sitesinde yer alan tüm hususlar, bilgilendirme amacıyla sunulmuştur. Site içerikleri hiçbir şekilde profesyonel, medikal öneri ya da tedavilerin yerine alması için hazırlanmamıştır. Burada yer alan hasta deneyimleri gerçektir ve sadece bilgilendirme amacıyla sunulmuştur. Aynı ürün/tedavi/uygulama kullanılsa bile kişilerin alacakları sonuçlar son derece farklı olabilir. Tedavi için doktorunuza başvurunuz.